İsmail AYDIN

İsmail AYDIN

19 Mart 2024 Salı

İsmail Aydın: “2 teşekkür, 1 dikkat” – “Günahkar ve iktidar”

İsmail Aydın: “2 teşekkür, 1 dikkat” – “Günahkar ve iktidar”
3

BEĞENDİM

ABONE OL

Önceki yazımda bu yazı ile ilgili başlığımızı atmıştık hatırlayacağınız gibi.

Bu yazımız da iki bölümden oluşacak.

Öncelikle “2 teşekkür, 1 dikkat” diyelim.

Teşekkürlerle başlayalım…

Sarıyer’de kanayan bir yara olan mülkiyet sorunu ile ilgili İBB tarafındaki sorun önemli öncüde yol aldı bu dönemde.

İBB meclisinin aldığı karar ile İBB arazilerinin satışı 12 mahallede başladı.

Hiç uzun etmeden kısaca özetleyeceğim.

Önce kime teşekkür edeceğiz?

  • 25 yıllık iktidarlarında tek bir A4 kağıdı bile doldurmayıp sorunu hiç gündeme almayanlara mı?
  • Yoksa 5 yıllık ilk döneminde sorunu tüm zorluklara karşı gündeme getirip meclisten geçmesi için çok ciddi bir strateji izleyen İmamoğlu ve CHP Meclis gruplarına mı?
  • “Tapular bagajda” deyip mahalle mahalle vaat dağıtıp, çoğunluk kendilerinde olduğu halde 25 yıl İBB’nden karar çıkartmayanlara mı?
  • Daha ilk seçiminde mahalleler birliğinin önüne koyduğu taahhütnameye imza atıp, ilk başkanlık döneminde gerekeni yapan İmamoğlu ve yıllardır çeşitli yollar deneyen Sarıyer CHP meclis grubuna mı?
  • Seçim var diye önlerine gelen dosyayı artık kaçıramayacak olup, önlerine gelen dosyayı meclis çoğunlukları ile karar çıkartıp geçirmek zorunda kalanlara mı?
  • Halkın çıkarlarını düşünüp, seçim zamanı karar aldırmanın daha kolay olduğunu ve sonunda halkın kazanacağının hesabını yapıp stratejilerini iyi kuranlara mı?
  • Ülkeyi yöneten partinin mensubu olup, “biz yaptık” demek yerine samimiyetlerini vakıf, hazine ve milli emlak arazilerini de satışa çıkararak kanıtlayacaklara mı?
  • Gelecekte de seçim yatırımı yapmak yerine halkın hakkı olan tapuları hakkı olanlara satmak için mücade etmek isteyenlere mi?

Benim ilk teşekkürüm, ikinci seçenekte olanlara öncelikle. Daha ilk iktidarında, 5 yıllık sürede verdiği söze, imzasına sahip çıkan  İmamoğlu ve yıllardır sorunu çözmek için mücadele eden Sarıyer CHP meclis grubuna yani.

İkinci teşekkürüm de, seçim baskısı da olsa, İBB meclisindeki çoğunluklarına baktığımızda karar almama ihtimalleri olmasına rağmen, aklı selim davranan Cumhur İttifakı partilerine ve meclis gruplarına.

1 dikkat kısmına gelirsek. İBB arazilerinin tapu dağıtımı yapıldığında sorun bitiyor mu? Hayır bitmiyor.

Tapu dağıtımı sonrası bir de yapılaşma veya moda değimle kentsel dönüşüm kısmı var bizi bekleyen. İşte buraya dikkat etmek lazım. Bu dönüşüm nasıl olacak? Mevcut iktidarın bir çok uygulamada sınıfta kaldığı gibi mi? Yoksa milletin hakkını savunanacak, müteahitleri zengin etmek yerine insanların haklarını koruyacak şekilde mi? Buna da sandığa gidecek halk 25 ile 5 yıllık sürecin deneyimleri ile karar verecektir umarım.

 

*********

 

Günahkar ve iktidar…

Kimin günahkar olduğuna kararı ancak kendisine karşı günah işlenenler verecektir elbet.

Suç ve günah kişiden kişiye göre, dünya işleri ile ahiret işleri arasında değişir.

Ahiretlik günahlara karışmak, haddimize de değil gündemimizde de değil.

Fakat dünyalık günahların faturası bugüne kesilir!

Kimse kimsenin tercihlerine göre, kimseye ahlak sınırlarını aşacak muamelede bulunamaz.

Herkes haddini bilmek durumu ile eleştiri ve ahlak sınırlarını aşan halleri de bilmekle yükümlüdür. Aksi günahkarlık olur.

Bilerek yapılan ceza gerektirir, bilmeden yapılanı ise özür. Yapmamak en mukaddesidir.

Ben günahkar olmamak için kendi çeperinde devinen biri olma arzusu ile yapıyorum işlerimi.

Hata yapmak insana mahsus olduğuna göre, hatalarıma özür dilemekte saklıdır bende.

Lakin lakırdılarımın tamamı günahkar olmamalarınadır muhataplarına.

Yoksa haddime değil kimseyi günahkar kılmak.

Sonucu anlatmaktır, dilim döndüğünce maksadımın içinde yatan.

Bilim maalesef şans vermiyor, istisnalar da kaideyi bozmuyor.

İstisna olma ihtimali de görünmüyor. Gerçeği kabul etmek ise erdemdir.

Sokak artık yeter diyor, aksini diyenler, bile-isteye manipüle ediyor.

Görüyorum ki, Hz. Ali’nin resminin yanına Atatürk resmini asanlar Atatürk’ün partisinden ve onun değerlerinden ayrılmayacaklar.

CHP seçmenin aklı ve mantığı en sonunda duygusallığın önüne geçiyor.

İktidar olmak duygusallığı kaldırmıyor çünkü. Kalbin yasaları ile, iktidar olmanın yasaları bir birine zıt.

Seçmen iktidar olmanın hissiyatını kalbin yasalarının önüne koyuyor.

Kendini tekrar etme gerçeğinin önüne geçemeyenler, dinlenmeye çekilir artık.

Zorlamak iktidarı kaybetme ihtimaliyle günahını berberinde yükler omuzlarına.

Bu yükü yüklenmenin ne zamanı, ne de gereğidir.

Şimdi erdemli olup, huşu içinde, bir hoş sada bırakma vaktidir…

 

 

 

Devamını Oku

Sarıyer Seçim Gerçekleri – “Her şeye rağmen” vefa!

Sarıyer Seçim Gerçekleri – “Her şeye rağmen” vefa!
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Önceki yazımda 4 soru 3 cevap vermiş, bir sorumun cevabını bu yazıya bırakmıştım. Önceki yazımı okumayanlar için yazım burada. 

Neydi sorumuz?

Dört, Bağımsız aday Şükrü Genç tüm bunlara rağmen seçimi kazanabilir mi?

Sorumun net cevabı “hayır Şükrü Genç bu seçimi kazanamaz”.

Peki hangi gerekçelerle hayır bir bakalım?

  • Öncelikle sahada bulunma argümanları yetersiz. 3 dönem sonunda, 4. dönem talebi, seçmen gözünde “koltuk sevdası” olarak yorumlanmakta.
  • CHP seçmeninin büyük çoğunluğu, 100 yıllık partisine bağlı bir seçmen ve kolay kolay partisinden kopmaz. İdeolojik ve tarihsel aidiyetler ile altı oka hiç düşünmeden oy vermekte.
  • Sarıyer CHP seçmeni, Sarıyer’de Ak Parti’nin iktidar olmasına müsade etmez.
  • Sarıyer’de partininin kemik oyu 88 bin, çok büyük bir kızgınlıkta bile bugünün koşullarında en fazla 75 – 80 bine kadar düşer.
  • Kendisi ile birlikte 10 bin üye içinde yalnızca 350 kadar üyenin partiden istifa ettiği gerçeğini de belirtmek gerek.
  • TİP ve DEM’e oy verip, yerelde CHP adayını tercih eden seçmen ise, politik tercihlerden yana tavır almakta. DEM partinin Sarıyer’de adayı bulunmuyorken, TİP’in ise en iyi tahminle 5 bin civarı bir oyu alacağını beklemekteyim. Özetle buradan gelecek oy da, kazanma ihtimali olan aday olarak görülecek CHP adayına gidecektir.
  • CHP’den kopan hiç bir yapı veya kişi seçmeni kendisi ile birlikte götüremiyor. İnce ve Sarıgül örnekleri ile 2019 Handan Toprak ve geçmişte ki 2009 Sarıyer örnekleri ilk akla gelenler.
  • Son olarak, yapılan bilimsel araştırmaların çoğunda, bağımsız adayların kazanma ihtimalinin çok az olduğu sonucu var ortada.

 

*****

 

Bir partili olarak Şükrü Genç’e açık mektubum…

“Her şeye rağmen” vefa ve Şükrü Genç’e sorularım?

Sevgili Şükrü başkan;

Sen, bizim 3 dönemdir Sarıyer’de kurduğumuz CHP iktidarının önemli bir yapı taşıydın. Neden öyle kalmayı tercih etmedin?

Sen, sokak sokak hiç bir karşılık beklemeden çalışan partili kadınlarımızın göz bebeğiydin. Neden gözden düşmeyi seçtin?

Sen, gece yarıları pankart asan, mitinglere koşan, seni kendisine örnek yapan geçlerin abisiydin. Neden kardeşlerini terk ettin?

Sen, Sarıyer’in “Şükrü başkanı”ydın. seçim galibiyetlerinin sembolü, başarının bayrağı. Neden yeni bir galibiyeti daha riske attın?

Sen, CHP Sarıyer’de siyaset yapan, iddialı herkesin parti tarafından 3 dönem atanmış, kıskanılacak siyasi sembolüydün. Neden bunu yıktın?

Sen, “her şeye rağmen” bizim Şükrü başkanımız oldun, 3 dönem 15 yıl boyunca, görevden alındık sana toz kondurmadık, parçalara bölündük sana söz söyletmedik, işsiz kaldık seni suçlamadık, haksızlıklara uğradık senden bilmedik, sahipsiz bırakıldık canı sağolsun dedik, kan kustuk zaman zaman, kızılcık şerbeti içtik dedik, atadığın meclis üyeleri partimizle, değerlerimizle alay eder gibi paylaşımlar yaptı onları ödüllendirdiğin zaman bile yutkunduk, partimiz aday gösterdikçe sana karşı gelenlere ilk biz karşı durduk ve sokakları doldurduk.

Neden seni 15 yılda Şükrü Başkan yapan partine sırtını dönüp aday oldun ve herkesin ŞÜKRÜ BAŞKANI olarak kalmayı terk ettin?

Lütfen aday, adaylaşma süreci, genel merkez deme, aynı yöntem ve süreçlerden sende geçtin ve sende 3 dönem benzer şekillerde adaylaştın. O zaman ses çıkarmadın!

Tüm bunlara rağmen, henüz geç değil, gel 15 yılın hatırına, sana kan olan, can olan partililerin, partin adına kararını yeniden gözden geçir. Gel Sarıyer’de herkes tarafından sadece yaptığın eserlerle anıl, gel yine herkesin Şükrü Başkanı ol. Öyle kal…

Yeni yazım, yakında: Mülkiyet sorunu ve sonrası. – 2 teşekkür, 1 dikkat!

Devamını Oku

Seçim gerçekleri – 4 soru, 3 cevap!

Seçim gerçekleri – 4 soru, 3 cevap!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kalmışken adayların netleştiği yasal takvim süreci de tamamlandı.

Aday belirleme sürecinin heyecanla sürdüğü Sarıyer’de CHP, aday değişikliğine gidip, 3 dönem belediye başkan adayı olarak atanan Şükrü Genç’i aday göstermeyerek, önceki dönem de, siyasi kariyerinde il yöneticiliği, milletvekili adaylığı,2 dönem İBB belediye meclis üyeliği ve belediye başkan yardımcılığı görevini yapmış Mustafa Oktay Aksu’yu aday gösterdi.

Sarıyer’de iddialı partilerden biri olan Ak Parti ise meclis üyesi Hüseyin Coşkun’u aday olarak sahaya sürdü.

CHP’de yeniden aday gösterilmeyen Şükrü Genç’in bağımsız adaylığı ise muhtemel bir sürprizin gerçekleşmesi şeklinde yansıdı gündeme. Bu adaylık CHP içinde neler oluyor dedirtirken, Ak Parti için ise bir fırsat gibi gündeme düştü.

CHP genel merkezinde 4. döneminde aday gösterilmeyen Şükrü Genç’in 3 dönem kendisini aday gösteren partinin kararına rağmen bağımsız adaylığı açıklaması gerçekten CHP için endişe, Ak Parti için ise müjde mi? Bunu geçmişte yaşananlar ve verilerle biraz inceleyeceğiz.

Biraz geçmişe gittiğimizde, benzer bir durum 2009 seçiminde de yaşanmış gibi.

2009 yılında yapılan seçimler öncesi, CHP içinde aday bolluğu yaşanırken, ilçe yönetimi ve başkanı Gökan Zeybek’i desteklerken, ve dönemin güçlü figürlerinden Mehmet Sevigen ve genel merkezde onla hareket edenler ise Sedat Özsoy ismini istiyor, Cengiz Alp’te azımsanmayacak bir taraftarla sahada talep görüyordu. Tüm bu ve benzeri tartışmalar yaşanırken CHP genel merkezi, Sarıyerlilerin çok fazla tanımadığı bir dönem meclis üyeliği görevi yürütmüş olan Şükrü Genç’i CHP’nin Sarıyer Belediye başkan adayı olarak atadı.

Bu atama ile birlikte parti içi tartışmalar ayyuka çıktı, ilçenin kapısına kilit vuruldu, Cengiz Alp DSP’den aday olurken, Sedat Özsoy ise MHP’den aday oldu. Bu tabloda Ak Parti’nin seçimi tekrar kazanma ihtimali konuşulurken, CHP içinde tartışmalara neden olan ve kazanma ihtimali olmadığı söylenen Şükrü Genç, en yakın rakibine 8.363 oy fark atıp ipi göğüsleyerek seçimi kazandı.

2009 seçimlerinde CHP’de aday gösterilmeyen ve DSP’den adaylaşan Cengiz Alp ise CHP’ye gitme ihtimali olan oylardan sadece 8.509’unu aldı ve seçimde 4. oldu.

Yani bugüne benzeyen o gün, atanmasına tepki gösterilen Şükrü Genç seçimi kazandı ve Sarıyer’de 2009-2014, 2014-2019 ve 2019-2024 olmak üzere 3 dönem partinin adayı olarak sahalara çıktı.

Her yeni döneminde ise rakipleri ile arasında ki oy farkı ufakta olsa artarak devam etti.

Bu farkları uzun uzun sayısal olarak değerlendirip sizi yormadan şöyle açıklayacağım. Genel seçimlerde baraj sorunu, aday listelerine olan tepkiler nedeniyle Sarıyer’de yarışan iki parti arasında oy farkları küçük sayılara denk gelirken, yerel seçimler de kazanacak aday ve rakip partiye olan karşıtlıklar, baraj kaygısının olmaması, adayın topladığı beğeni nedeniyle farklar biraz daha fazla oluyordu. Bunu ne mi kanıtlıyor? 2011, 2014, 2015, 2018, 2019 ve 2023 seçim sonuçlarına baktığınızda bu sorunun cevabına ulaşırsınız.

Peki geçmişin gölgesinde bugünün anlattıklarında aşağıda ki sorulara aradığımız cevaplar neler?

Bir, CHP’nde Şükrü Genç yerine atanan aday gerçekten kaybedecek bir aday mıydı da Şükrü Genç bu çıkışı yaptı?

Öncelikle CHP’nde 2 dönem ilçe yöneticiliğini yapmış biri ve uzun süredir yukardaki tüm seçimleri derinlemesine analiz etmiş bir CHP’li olarak çok net söyleyebilirim ki. CHP, normal seçim şartlarında, Mustafa Oktay Aksu ile seçimi kaybetmeyeceği gibi, aday adayı olmuş 17 isimden iddialı olan 6-7 ismin hangisi aday olmuş olsaydı seçimi kaybetmezdi.

Bunu özetle neye dayandırıyorum? Genel seçim sonuçlarında Cumhurbaşkanı adayları arasında ki seçim sonuçlarına. Evet, Ak Parti’nin en güçlü adayı olan Recep Tayyip Erdoğan dahi hiç bir seçimde Sarıyer’de seçimi CHP’ye karşı kazanamadı 2009’dan beri.

2014 seçimleri Ekmelettin İhsanoğlu kazandı. 2018 Muharrem İnce kazandı. 2023 Kemal Kılıçdaroğlu kazandı. Milletvekili seçimlerinde ki oy verme reflekslerini çıktığımızda tek adaylı tercihlerde hem yerelde, hem cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP hep Ak Parti’nin önünde ve farkla ipi göğüsledi. İşte bu nedenden dolayı CHP M. Oktay Aksu’da dahil, hiç bir aday kolay kolay seçimi kaybetmez.

İki, Şükrü Genç olmadan CHP Sarıyer’de belediye seçimini kaybedecek mi?

Hayır.

Evet net bir şekilde, ben Şükrü Genç’siz de Sarıyer’de seçimin CHP tarafından kazanılacağını düşünüyorum, ki yukarıda birinci soruda bunu özetledim aslında.

Şükrü Genç olmadan Sarıyer’de elbette ki seçim kazanılır. Sadece burada es geçemeyeceğimiz tek durum var. Şükrü Genç’in aday olmaması sadece oy farkında küçük bir azalma yaratır, bu farkında tüm seçim sonuçlarını incelediğim kadarıyla 5 ile 8 bin arasında olduğuna dair veriler var.

Üç, Şükrü Genç’in bağımsız adaylığı seçimi Ak Parti’ye mi kazandıracak?

Seçim kampanya süreci ile ilgili gelişmelerin etkisini saklı tutarak, süreç başladığı günden bu yana yaptığım incelemeler, sokağın refleksi ve seçmen davranışlarına göre zayıf bir olasılık olarak görüyorum bunu. Şükrü Genç’in bağımsız adaylığı, her ne kadar CHP’ne zarar verse de, önemli ölçüde Ak Partiye’de negatif yönde bir etkisi olacak gibi.

Nasıl mı? Şükrü Genç CHP logosu altında seçime girdiğinde dahi, 3 dönemlik toplam başarısı, insan ilişkileri ve alanda ki seçim çalışma motivasyonu ile klasik CHP ve CHP’ne oy verme potansiyeli olan TİP, DEM gibi partilerin oyunu eksiksiz alırken, aynı zamanda Ak Parti ve MHP’nden de 5 ile 8 bin arasında bir oyu almaktaydı.

Parti amblemi altında aldığı bu oyun bağımsız aday olarak biraz daha yukarıya çıkacağını, 2 dönem alanda Şükrü Genç ile birlikte çalışmaklarda bulunmuş biri olarak çok net görebiliyorum. Çalışmalar sırasında “başkanım biz seni beğeniyoruz, başkanlığını da başarılı buluyoruz, fakat biz CHP’ye oy veremeyiz” diyen önemli bir seçmen kitlesinin, CHP amblemi olmadan seçime giren Şükrü Genç’e daha fazla oy verme potansiyeli taşıdığını düşünüyorum, ki bu gerçekleştiği vakit Ak Parti adayının oy oranı önemli ölçüde aşağı inecektir.

Ayrıca her ne kadar Ak Parti, Sivaslı bir adayı yarışa soksa da, Ak parti içinde ki güçlü Karadeniz lobisi ve yine Şems Çakıroğlu’nu talep eden MHP tarafında da Şükrü Genç, YRP, İYİ Parti, Saadet, Gelecek Partisi ve diğer bağımsız aday Erhan Vergili’ye de oy geçişkenliğinin olacağını düşünmekteyim.

Yani Şükrü Genç’in CHP’ne yaşatacağı tahmini kayba denk olmasa bile, Ak Parti adayının da bir kayıp yaşayacağını ve bunun sadece geçmiş dönemde ki oy farkını azaltacağını düşünüyorum. Bunu sayılarla modelleyecek olursak. Son seçimde yaklaşık 30 bin farktan Şükrü Genç 20 bin oy almış olsa ve yaklaşık olarak Ak Parti adayı da toplamda 10.000 gibi bir kayıp yaşasa, CHP yine Sarıyer’de bu simülasyona göre seçimi kazanan taraf olacaktır. Bu arada şunu da söylemeden geçmeyelim, CHP’nin Sarıyer’de yerel seçim de minimum 110 bin oy potansiyeli bulunmakta.

Ayrıca nasıl olur da CHP’nin adayının klasik oylarını koruyacağını düşünüyorsun, gibi bir soruyu soruyorsanız bana, şöyle yanıtlayayayım onu da. 2 yıl kadar önce yapılan bir ankette CHP’ne oy veren seçmen içindeki yaklaşık olarak 45-50 bin seçmenin aday ismine bakmaksızın parti logosuna oy verdiğine dair sonuçların yanında, yine bir önceki dönemde Şükrü Genç’e oy vermiş fakat bu seçimde oy vermeyecek veya oy vermeyi düşünmeyen yaklaşık %30’luk bir sonucun çıktığı bir çalışmanın varlığını da belirteyim sizlere.

Dört, Bağımsız aday Şükrü Genç tüm bunlara rağmen seçimi kazanabilir mi?

Bu sorunun cevabını gerekçeleri ile birlikte bir sonraki yazımda kaleme alacağım.

Evet mi, Hayır mı cinsinden cevabı mı merak edenler için cevabım ise Hayır’dır.

Son sorunun ayrıntıları, mülkiyet sorunun çözümü ile ilgili yadsınamaz gerçekler ve tapu sorunun çözümü sonrasında Sarıyerlileri olası seçim sonuçlarına göre nelerin beklediğine dair yazım, çok yakında sizlerle olacak.

Devamını Oku

Maskeniz düştü!

Maskeniz düştü!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hani hepimiz toktuk?

Hani hepimiz zengin?

Hani hepimiz bilimin ve teknolojinin tepe noktasındaydık?

Hepimiz en güzel tatil beldelerinin kralı, kraliçeleri.

Şatafatlı partilerin çılgınlar gibi eğlenenleri bizdik hani.

Petrol için insanların ruhunu göç ettirenler nerde şimdi?

Kendisine ait olmayan parayı satıp fakiri daha fakir yapan banka baronları kendilerinden para istenmemesi için hangi kasaya kitlediler kendilerini?

G20 ülkelerinin emperyalist politikaları hangi salgına tutuldu da karantinaya alındı, sesleri solukları çıkmıyor?

“Birleşmiş Milletler” sadece savaş çıktığında mı birleşiyor?

NATO’nun silahları nerede? Coranavirüse işlemiyor mu?

İnsana değil, betona yatırım yapanlar mezar mı kazıyor şimdi kepçeleriyle?

Bilim niyetine kurulan ilaç fabrikalarının sömürücü kapitalist baronları hangi ilaçla kendilerini korumaya aldı?

Herkese zengin gözü ile bakan ekonomik sisteminiz kimin başına yıkıldı?

Servetinizle dünyada açlığı yok edebilecek kadar paraya sahip olan siz zenginler, hangi banknotlarla yaptığınız kalelerin ardına gizlendiniz?

Adları hiçbir haber bülteninde geçmeyen Afrika ülkelerinin, Asya ülkelerinin, Güney Amerika ülkelerinin yoksul insanlarının yaşam mücadelelerinden kim haberdar? Virüs onlara ulaşmadı mı? Görmek,  duymak işinize mi gelmiyor?

Sahi insanlık nerde?

Cesetlerimiz nereye gömülüyor?

Her şeyi satın alan, fakire hiç görünmeyen paralar nerede?

Yüzünüzden hiç düşürmediğiniz maskeleriniz nerede?

Servetinize servet katacağınız ilacınız neden hala piyasaya sürülmedi?

Kokmuş, sömürgen, vahşi, sahtekar kapitalizmi gömeceğimiz ceset torbalarını kim dikiyor?

Tüm yalanlar küresel pandeminin altında ezildi!

Maskeleriniz düştü, sakın maskelerimize göz dikmeyin.

 

İsmail AYDIN

Devamını Oku

YEMEZLER!

YEMEZLER!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bir seçim, bir vaad! Tapuları vere vere bitiremediler!

Bugünlerde sokaklarda asılı bir pankarta değinmeden geçemeyeceğim.

Ben bir seçmenim. Ben oturduğu evde tapu sorunu yaşayan bir seçmenim.

Benim gibi on binlercesi var Sarıyer’de tapu sorunu yaşayan ve seçmen olan.

Bir çoğumuza bu bu talihsiz sorunlu miras babalarımızdan kaldı.

Bir çoğumuz bir sürü vaadler ile bu günlere geldi.

Şimdi yine seçime günler var, yine siyasetin oya ihtiyacı var ve yine tapu sorununa çözümler için bana ve benim gibi tapu sorunu olan seçmene bir havuç daha uzatılıyor bu pankartta!

Pankartta diyor ki “belediye ve hazine parselleri içinde yer alan binalar resmiyet kazandı. 1 Nisan’dan itibaren tapu verme sürecini başlatıyoruz”

Yahu el insaf, tapu vermek için imar barışına ihtiyaç olmadığını yedi düvel biliyor. Tapu tahsis belgeleri ile zaten bu arsalar resmiyet kazanmıştı neden iktidar olduğunuz 25 yıldır İBB’ye ait arsaları hak sahiplerine vermediniz. Tekrar “imar barışı” adı altında halktan bir daha para aldınız? Madem tapu verecektiniz neden imar barışı diye geçici, bazılarımıza hiçbir faydası olmayan bir düzenleme ile bizi oyalayıp, paramızı cebimizden aldınız?

17 yıldır tek başınıza iktidarsınız neden hazine arazileri üstünde bulunan en az üç yasa ile hak sahibi olmuş olan tapu tahsis belgesi olan vatandaşa tapularını vermediniz?

Kaç seçimdir arabalarınızın bagajında gezdirdiğiniz tapularımız, neden hep seçim zamanlarında aklınıza geliyor?

El insaf efendim el insaf! Artık bize havuç uzatmayın, bizi afedersiniz ama saf yerine koymayın. 25 yıldır İBB, 17 yıldır ülke iktidarını elinde tutup bu zamana kadar tapu dağıtmayan 31 Mart’ta seçim kazandığı zaman 1 Nisan’da bizi mi hatırlayacak?

İmar barışı aylar önce yürülüğe girdi. Millet aylar önce başvurusunu yaptı, aylar önce paralarını aldınız ceplerinden, neden tüm yetkiler sizde olmasına rağmen aylardır vermiyorsunuz tapularımızı da, 1 Nisan’da vermeyi vaad ediyorsunuz?

Size engel olan ne?

Şu an tapu verme konusunda hiç bir yetkisi olmayan Sarıyer Belediye’si mi engel oluyor?

Diyeceksiniz ki, yerel belediye olmadan tapu veremeyiz beki çok uzağa gitmeden karşı yakamıza bakalım bizle aynı kaderi yaşayan BEYKOZ’da da iktidardasınız orada neden halkın tapularını vermiyorsunuz? Neden kesin olarak belediyeyi alacağınız ilçelerde hiç tapu vaadinde bulunmuyorsunuz?

Hayır, onlar da olmuyor, hatta onlar elinizi rahatlatmak için ellerinden geleni yaptı ve ISLAH İMAR planlarını çıkardılar ve İBB’ye gönderdiler, onu bile kabul etmediniz, red edip geri gönderdiniz Sarıyer Belediyesine. Maden derdiniz tapu vermekti kabul etseydiniz ISLAH İMAR planlarını!

Yani kusura bakmayın ama bu pankartta bana uzattığınız bu havucu YEMEZLER.

Karnımız vaadlere tok. Benim sizin yerine getirmeyeceğiniz gerçekçi ve samimimi olmayan vaadlerinize verecek oyum yok.

Benim sizin TAPU VAADİNİZE KURBAN EDECEK OYUM YOK.

Ben Sarıyer’de Tapu sorunu olan bir seçmen olarak sizi samimi bulmuyorum.

Samimi olsaydınız ve gerçekten seçim kazanmak için değil de benim kangren olan sorunumu çözmeyi arzu etseydiniz 1 Nisan’da değil, tapumu bana 29 Mart’ta verirdiniz.

İsmail Aydın – Bir seçmen.

Devamını Oku